Dikkat! Bel çevrenizin ölçüsü bundan fazlaysa tehlike çanları çalıyor demektir… ‘Metabolik yan etkiler ortaya çıkarıyor’
“`html
İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Düriye Sıla Karagöz Özen, erkeklerin bel çevresinin 94 santimi, kadınların ise 80 santimi geçmesinin ciddi sağlık problemlerinin sinyali olabileceğini belirtiyor. Her bireyin belli aralıklarla bel çevresi, vücut kitle indeksi ve tansiyonunu ölçerek sağlık durumunu kontrol etmesi gerektiğini vurguladı.
Türkiye, yetişkin diyabet hastası sayısında Avrupa’da ilk sırada yer alıyor. Doç. Dr. Özen, diyabetin global bir halk sağlığı sorunu olduğunu vurgulayarak, 40 yaş üzeri bireylerin bel çevresi ile vücut kitle indeksini periyodik olarak kontrol etmeleri gerektiğini belirtti.
“Erkeklerde 94, kadınlarda 80 santim üstü bel çevresi metabolik yan etkiler yaratabilir”
Kişilerin kendi ölçümlerini yapabileceklerini ifade eden Doç. Dr. Özen, “Boy-kilo oranı 19-25 arasında olmalıdır. 25’i aşarsa boy ile kilonun oranını hesaplamak gerekir” dedi.
“Bu indeks 25’in üzerinde fazla kilolu, 30’un üzerindeyse obeziteyi göstermektedir. Çocuklarda ise bu tanım farklıdır; obezite, persentil tablosuna göre değerlendirilir. Her yetişkinin vücut kitle indeksinin 25’in altında olması beklenmektedir.”
“Çok ileri evre KOAH hastaları için durum biraz farklıdır; bu hasta grubunda beslenme bozukluğu ayrı bir tehlike oluşturur. Bu nedenle herkesin kendi vücut özelliklerine uygun bir şekilde ölçüm yapması önemlidir.”
“Metabolik hastalıklar açısından bel çevresi de önemli bir gösterge. Erkeklerde 94, kadınlarda 80 santimi geçmesi, insülin direnci ve iç organlarda yağlanma gibi sorunlara yol açabilir.”
“Herkesin bel çevresini, vücut kitle indeksini ve tansiyonunu düzenli olarak kontrol etmesini öneriyoruz. 40 yaş ve üzeri bireyler için diyabet taraması da önemlidir.”
“Avrupa’da en fazla diyabetli hasta sayısına sahibiz”
Doç. Dr. Özen, Türkiye’nin Avrupa’daki en yüksek diyabeti hasta sayısına sahip ülke olduğunu belirterek, “Diyabet, dünyada önemli bir halk sağlığı sorunu olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle yetişkin bireylerde bu rahatsızlığın yaygınlığı artıyor,” dedi.
“Diyabet tanısı konan hastalarda obezite oranlarının ciddi şekilde artması nedeniyle, yüksek kan şekeri seviyesi birçok komplikasyona yol açabiliyor.”
“Yüksek kan şekeri, göz ve böbreklerde hasara yol açabilir ve kalp damarlarında ciddi sorunlara neden olabilir. Ayrıca, ayaklarda karıncalanma hissi gibi nöropatik belirtiler görülebilir.”
“Diyabet tanısı konan hastaların yılda en az bir kez göz ve kardiyoloji muayenesinden geçmesi gerektiğini ve böbrekler için de idrar testlerinin yapılmasını öneriyoruz.”
“Diyabet hastaları mutlaka hekim kontrolünde olmalıdır”
Doç. Dr. Özen, diyabet hastalarının kan şekeri seviyelerini kontrol altına alsalar dahi doktor denetimindeki tedaviye devam etmeleri gerektiğinin altını çizdi.
“Diyabet hastalarının yaşam tarzı değişiklikleri uygulamaları gerektiğini söyleyen Özen, ideal kiloya ulaşmanın yanı sıra Akdeniz tipi diyetin tercih edilmesini öneriyor.”
“Fazla kilolu bireyler için kilo vermeleri ve vücut kitle indekslerini 25’in altına düşürmeleri büyük önem taşıyor. Haftada 150 dakika tempolu yürüyüş veya eşdeğer bir egzersiz yapmaları öneriliyor.”
“Diyabet hastalarının sigara ve alkol kullanımını bırakmaları, ayrıca grip ve zatürre aşılarının zamanında yapılması gerektiğini vurguluyoruz. Hastalar, sağlık durumlarını sürekli olarak izleyen bir dahiliye doktoru ile çalışmalıdır.”
“Diyabet tedavisine yönelik sürekli güncellemeler yapılmalı. Her hastaya özel tedavi yöntemleri uygulanmalı; bu nedenle düzenli olarak bir dahiliye uzmanı ile irtibatta olmak çok önemlidir.”
“`